14-Everton; 1 sene iyi gidince ertesi sene kötü gidiş garanti. J.Beckford ile forvet takviyesi tutmayınca, Saha yeniden ümit oldu. Büyük takımları zorlayan ancak kendi evinde bu sene çokça puan kaybeden bir görüntü çizdiler. Potansiyelleri pozisyonlarını yansıtmasa da, kulüpte bir değişimin gelmesi kaçınılmaz, özellikle de Pienaar transferi sonrası.
13-Fulham; ne akar ne kokar dolaşır durur buralarda. Geçen senelere kadar, Roy Hudgson gelene kadar yani, maçları izlenmez bir takımdı. Manchester Utd.'ın 5. olma şansı kadar düşme şanları var. Mark Hughes geçen senenin ekmeğini yiye dursun, eski günlerine göz kırpmaya başladılar. (bi arada yalan hocaları yazalım da tam olsun)
12-Blackpool; Sezonun flaş takımı. Oynadıkları oyunu bu kadro ile oynamaya yürek gerek. Portakallar içerde dışarda açık oynayarak belli bir sempati kazandılar. Ian Holloway ingiliz futbolunun nasıl olması gerektiğini her hafta gösteriyor. Lakin savunma ve kaleci kalitesi onları her daim arafta tutacak. Sezon sonuna kadar düşmeme korkusunu öyle veya böyle hissedecekler. Unutmadan Charlie Adam muazzam bi adam.
11-Blackburn; Yeni sahipleri Sam Allardyce'i yolladığında işlerin iyi gitmeyeceği öngörülmüştü ama onlar yardımcı antrenörle çabuk toparladılar. Bir takım halen 15-16 yıl önce sattığı adamı ve o adam etrafında kurulan takımı arar mı? Arıyor işte, sert,kompakt ve doldur boşalt futbol nereye kadar. Gittiği yere kadar. Parola; ilk 10'dan aşağı, düşmeden yukarı. İngiliz Gençlerbirliği.
10-Stoke; Huth'a sahip bir takım, devre arası Carew'i kiralayıp gol yollarına ilaç aradılar. Delap'ın akla ziyan taçları, kendi evlerinde yenilmeme felsefeleri ve son dakikaya kadar mücadeleleri onları altlarındaki takımlardan ayırıyor. Gel gör ki sevmiyorum sizi arkadaş, kıl takımsınız. Seveni vardır elbet lakin feci anti-futbol oynarlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder