27 Şubat 2011

“mil-yar-lık eş-şek-ler / eş-ş’ol-eş-şek-ler”


“bir futbol takımı bir varoluş şeklini, bir kültürü temsil eder.”
m.platini



“milton keynes dons” diye futbol kulübü ismi mi olur allahını seviyorsan, sevgili okur… insanın aklına toptan başka her şey geliyor. mesela bana direkt “2009 finansal krizinde dost ve kardeş ingiliz halkının paralarıyla kurtarılan hırsız banka” çağrışımı yapıyor. hatta “finansal eşekler” gibi bir şey.

neyse.. hikayesi şuymuş efendim:

bir varmış, bir yokmuş… tam anlamadığım bir sebepten ötürü, “the” football association 100 küsur yıllık fc wimbledon’a “siz 100 km.ötedeki bilmemnereye taşınıyorsunuz” buyurmuş. kulübün sahibi de taşınmakla yetinmemiş, kulübün ismini, rengini (yeni renkler: beyaz. nokta.) ve logosunu değiştirmiş.

olaya “ebenizin neresine kadar yolunuz var sör” noktasından yaklaşan taraftarlar, kulübü “a.f.c.wimbledon” ismiyle yeniden canlandırmışlar. kulübün sponsoru (sıkı durun): sports interactive.
*

kulüplerin “sahibi” olmasını sanırım asla anlamayacağım. gerçi ingiltere ve italya’da sistem (aradaki fiorentina faciası, veya örnekteki wimbledon abukluğu gibi istisnaları saymazsak) pekala yürüyor. fakat güzel yurdumda mutlu sonla biten bir örneği yok: süper ligden amatöre kadar bütün ligleri gören göztepe ve malatyaspor, ne idüğü belirsizleşmiş istanbulspor.

tahammül ötesi bir başka mevzu da, yine “bir kulüp bir kültür” felsefesiyle ilintili. yılların geyiğidir: “izmir’de çok fazla kulüp var, birleşsinler tek (iki, neyse) kulüp olsunlar”. kişinin suratına “adam mısın len sen” demek işte. futbol görgüsüzlüğü, başka bir şey değil.

*

tamam bu kadar geyik yeter. kulüplerinizi sevin abicim. kurda kuşa yem etmeyin. aynısından bir tane daha yok başka.


Hiç yorum yok: