22 Ekim 2008

Bu Nedir Ya?

Fanatik'in ilk sayfası..Bu kadar da olmaz..

21 Ekim 2008

Fenerbahçe-Arsenal

Fenerbahçe belki de son zamanlardaki en zor maçına çıkacak bu akşam Arsenal karşısında. Chelsea ya da Inter Fenerbahçe'yi Arsenal kadar hırpalayabilecek takımlar değillerdi oyun yapıları itibariyle. Bu maçın Fenerbahçe tarafı adına daha kötü yanı ise Fenerbahçe'nin şu an herhangi bir takıma yenilebilecek durumda olması. Şu ana kadar oynadığı maçlarda Fenerbahçe ilerisi için herhangi bir ışık vermezken, Arsenal kadrodan kaybettiği Flamini,Hleb gibi kritik adamlara rağmen bildiğimiz görüntüsünden çok uzakta değil. Geçtiğimiz sezonda aldığı galibiyetleri orta sahasına borçlu olan Fenerbahçe'nin, şu anki orta sahası belki de takımın en zayıf noktası.Hele ki Arsenal gibi orta sahasında Nasri,Fabregas gibi iyi pas yapabilen, araya iyi toplar atabilen adamlar varken Fenerbahçe'nin işi biraz daha zorlaşıyor. Bunların üstüne son zamanlarda formunun zirvesinde olan Walcott hesaba katılınca Arsenal'in görünümü çok daha tehlikeli duruma geliyor.Tüm bunların yanında Arsenal'de de eksik olan noktalar da var elbet. Bu maçta oynamayacak olan ve defansın 3 ası olan Sagna,Gallas ve Toure'nin eksikliği ciddi olarak hissedilebilir. Defansif orta saha bölgesinde de sıkıntı yaşayan Arsenal bunun da eksikliğini sık sık yaşıyor. Öte yandan takımda İngiltere'nin big4'u içinde yer alan diğer takımlarındaki gibi yüksek tecrübeye sahip oyuncuları yok. Zaten Wenger'in de en fazla eleştirildiği nokta tam olarak bu oluyor. Geçen sezon Chelsea maçına dahi umutla bakan gözler, gelinen noktada haklı olarak bu maça pek umutla bakamıyorlar.

19 Ekim 2008

Hull City Kükrüyor

3 hafta üst üste Londra takımlarıyla oynayıp, 9 puanla geçtiler Londra takımlarını. Daha önce de yazmıştık Hull City'nin çok boş bir takım olmadığını. Arsenal,Tottenham ardından da West Ham. Michael Turner'ın bu sezonki ikinci golü bu maçın tek golü olup, Hull City'e 3 puan getirmeye yetti.

18 Ekim 2008

Şampiyonluk İçin Kaybetmemek

Genç kadrosundan kaynaklanan tecrübe eksikliğiyle sık sık eleştirilen Arsenal EPL'de şu ana kadar aldığı Fulham ve Hull mağlubiyetleriyle eleştirileri topluyor. Arsene Wenger ise şampiyonluğa giden yolun kaybetmemekten geçtiğini, bu dakikadan sonra sonuna kadar yenilmeden devam etmeleri gerektiğini söylemiş. Bu sezon hemen her takımın sorunu olan sakatlıklardan da yakınan Wenger, sezon başında alınmış olan 2 mağlubiyetin hesapta olmadığını ancak yine de bunun telafi edilebileceğini söylemiş. Aramızda kaç kişi kalacak maçlarda Arsenal'in mağlubiyet almayacağına inanır bilmem ama Wenger söylemiş artık!

15 Ekim 2008

Yeneriz..?

Bir sistem takımı olamayışımızdan dolayı akşamki maçla ilgili yorum yapmak zor. Üstüne bir de son Bosna maçını benim gibi seyretmeyenler arasında iseniz yorum yapmak biraz daha güçleşiyor.Öyle bir görünümdeyiz ki İspanya'yı yensek de şaşırmayız, Ermenistan'a yenilsek de şaşırmayız. Estonya maçından galibiyet alınır artık diye düşünüp, hesaba katmıyorum.

14 Ekim 2008

Oynatalım...

İnternette gezinirken karşıma çıktı Tsubasa-Ishizaki ikilisi...

6 Ekim 2008

Futbolun Sevindiren Yüzü-Hull City

İngiltere liginde adını duymadığımız bir takımın üst üste bu kadar beklemediğimiz skorlar alması, bu senenin ilk sürprizleri arasında. Geçen sezon İngiltere Championship'i 3. sırada tamamlayarak, playofflarda Wembley’de Bristol City'i 1-0 mağlup etmelerinin ardından Premier Lig'e merhaba dediler. Hull City bu sezona oldukça iyi bir başlangıç yaparak, 7.hafta itibariyle Chelsea ve Liverpool'un ardından 3. sıraya yerleşti. Attıkları 10 gole karşılık, yemiş oldukları 11 gol ile averajlarının negatif değerlere düşmesini de içeride aldıkları 5-0'lık Wigan mağlubiyetine borçlular! İki hafta üst üste Londra'da oynayıp 6 puanla evlerine dönüyorlar Arsenal Ve Tottenham galibiyetlerinin ardından.
Genel manada lige çıkan takımdan çok fazla değişiklik yapmadan, eski takımlarında kendilerinden çok büyük beklentiler olan ancak tutunamayan oyuncuları takıma takviye ederek başladılar sezona. Bunların başında da Arsenal ve Tottenham deplasmanında attığı gollerle son zamanlarda takımın kahramanı olan Geovanni geliyor. Geovanni daha önce Barcelona,Benfica ve Manchester City formalarını giydi, ancak Manchester City’de geçen sezon sadece 4 maçta ilk 11 başlamış olması geçen sezonki istikrarını anlatmaya yetiyor. PSG’den transfer edilen ve daha önce Bolton ile EPL tecrübesi yaşamış olan Bernard Mendy bu sene takıma yapılan bir başka transfer. Arsenal’a atılan gollerden birinin sahibi Daniel Cousin ise daha önce Lens formasını da giymiş olan ve bu sezon Rangers’tan transfer edilmiş golcü oyuncu. 2007-2008 sezonunda Rangers’a transfer olmadan önceki sezonda forma şansı bulamamış olan Cousin, geçtiğimiz sezon Rangers formasıyla 4 kulvarda toplam 26 maça çıkarak 12 gole imza atmış. Daha önce Everton ve Newcastle tarafından denenen ancak sözleşme imzalattırılmayan Kamil Zayatte, Young Boys’tan kiralık olarak oynayan bir başka Hull City futbolcusu. Bir başka kiralık oyuncu ise Wigan’dan gelen ve geçen sezon sadece 8 defa Wigan’la maça çıkmış olan Marlon King.Sunderland’dan kiralık olarak gelen ve daha önce Manchester United genç takım formasını da giymiş olan Paul McShane ise bu sene takıma monte edilen 22 yaşında genç bir İrlandalı. Bu sezon yapılan transferler içerisinde adını daha önceden en fazla duyduğumuz oyuncu George Boateng. Middlesbrough’dan transfer edilen 33 yaşındaki orta saha oyuncusu bu sezon transfer edilen en istikrarlı oyuncuların arasında.
Aşağıda takımda yer alan oyuncuların, Hull City takımına katılış tarihlerini yazdım. Genel manada 2006-2007 sezonunda takıma yapılan takviyeler söz konusu. Çünkü Hull City şu an takımın başında bulunan ve 2006 yılından bu yana takımın teknik direktörlüğünü yapan Phil Brown ve başkanlığını yapan Paul Duffen ile 2006 yılında başlayan bir atılımın içerisindeydi. Şu ana kadar görünen tabloda ise bunun meyvesini yiyor durumdalar.Bizim diyarlarda olduğu gibi takımı lige çıkarıp, istifa eden ya da gönderilen teknik adamlara inat Hull City aynı teknik adamla devam ediyor.Takıma yapılan en pahalı transfer ise 2,5 milyon poundluk transfer bedeliyle Tottenham'dan gelen Anthony Gardner. Tabii ki sezon sonuna kadar neler değişir bilinmez, ancak şu ana kadar futbola renk katarak Hull City'nin biz futbol severlerin beğenisini kazandığı tartışılmayacak nokta. Tüm başarı dileklerimizi The Tigers’a yani Hull City’e gönderiyoruz...

Tottenham maçındaki ilk 11:Boaz Myhill(2003-2004), Andy Dawson(2003-2004), Ian Ashbee(2002-2003),Micheal Turner(2006-2007),Deiberson Geovanni(2008),Paul McShane(2008),Dean Marney(2006-2007),Marlon King(2008),Kamil Zayatte(2008),Daniel Cousin(2008),George Boateng(2008)

Yedekler:Bryan Hughes(2007-2008),Matt Duke(2006-2007),Richard Garcia(2007-2008),Bernard Mendy(2008),Peter Halmosi(2008 ),Caleb Folan(2007-2008 ),Samuel Ricketts(2006-2007)

Diğerleri:Nathan Doyle(2006-2007),John Welsh(2006-2007),Wayne Brown(2007-2008),Ryan France(2003-2004),Craig Fagan(2004-2005),Nick Barmby(2004-2005),Dean Windass(2007-2008),Nicky Featherstone(2006-2007),Matt Plummer(2003),Anthony Gardner(2008)

Takımdaki genç oyuncular:Will Atkinson,James Bennett,Liam Cooper,Jammie Deivid,Bill Law,Joe Lamplough,Steve Gardner,Nick McNamara,Micheal Bridges,Ryan Kendall

Görüldüğü gibi Tottenham maçına çıkan 18 içerisinde 8 oyuncu bu sezon takıma katılmış, genel takımda ise bu sayı 9'a çıkıyor. Yukarıda sıraladığım toplam 38 oyuncu içerisinde bu sezon takıma katılan oyuncu sayısının yaklaşık olarak 4'te 1 oranında olduğu ortaya çıkıyor, ki bu da olabildikçe makul bir değer lige yeni katılmış bir takım için. Bir takımın kendi haddini bilmesi, en azından plan ve programlarını belirlemiş olması ve buna sadık kalmasının güzelliklerini görüyoruz The Tigers'ta. Bir başka Londra takımı olan West Ham ile oynanacak gelecek haftaki maçta, Green Street Hooligans filminden kaynaklanan West Ham sempatimize rağmen haydi bastır Hull City diyoruz...

5 Ekim 2008

Yürüyen Merdiven #3

Sorumuzda değişiklik yok halen:Bu takım yürüye yürüye şampiyon olur mu başkan?

3 Ekim 2008

Yolcudur Newcastle

Futbolun beşiği İngiltere'de satılmayacak kulüp kalmayacak bu gidişle. Chelsea'nın satışı ile iyice dünya gözüne giren bu satışlar durmadan devam ediyor. Son çıkan haberler ise Newcastle United'ın satılacağı yönünde.Transferlere yapılan milyonlarca poundluk harcamaların ardından bir türlü gelmeyen başarı ve son olarak Keegan'ın ayrılışı kulübü iyice zora sokmuş durumda. Newcastle menajerlerinde Joe Kinnear yaptığı açıklamada, Mike Ashley'in kulübü satmak için 8 firmayla görüştüğünü söylemiş. Henüz bir resmi açıklama yapılmamış olsa da içeriden gelen bu haberler bu kulüben de muhtemelen satılacağı yönünde.

Arsenal'den En Erken Golü Bilene Saat

Arsenal yeni bir yarışma hazırlamış taraftarlarına, Arsenal'in saat sponsoru desteğiyle. 2008/2009 sezonu boyunca Arsenal'in attığı goller içerisinde en erken olanını bilen katılımcıya 4,150 £ değerinde bir saat hediye edilecek. Ve bu şanslı taraftar aynı zamanda Arsenal Tv ile röportaj yapma fırsatını yakalayacak. Öte yandan bu saatin aynısını en erken golü atan futbolcuya verilecek. Yarışmaya her ay bir kere katılım hakkı olmakla birlikte, İngiltere'de yaşıyor olmak ve Arsenal.com'a üye olmak şartı gerekiyor. Bu sezon içerisinde en erken atılan goller ise şöyle:

Tarih
Kulvar

Rakip
Skor


Golü Atan
Zaman
16-08-2008Premier League
West Bromwich Albion
10Nasri3:44
13-09-2008Premier League(D)
Blackburn Rovers
40Van Persie7:34
30-08-2008Premier League
Newcastle United
30Van Persie17:51
20-09-2008Premier League(D)
Bolton Wanderers
31Eboue25:12
20-09-2008Premier League(D)
Bolton Wanderers
31Bendtner26:43

Metalist:4-Beşiktaş:1

İlk maçların ardından heyecan beklediğimiz tek maç Beşiktaş maçıydı dün akşam. Kayseri ve Galatasaray'ın ilk maçlarda aldıkları sonuçlar itibariyle beklediğimizin aksi bir durumun gerçekleşmesi bir mucizeye bağlıydı sadece. Bu yüzden Beşiktaş maçını tercih ettim seyretmek için. Maça konsantre olamamış bir Beşiktaş vardı sahada dün akşam ilk maçtaki avantajlı skora rağmen. 180 dakikalık bir eşleşmede herşeye rağmen dünkü maçın 70. dakikasına kadar da şans Beşiktaş'ın yanındaydı. İlk maçta rakip birçok pozisyon bulup değerlendirememiş, direğe takılmış ve ikinci maçta da onca pozisyona rağmen skor halen 2-0'dı 70. dakikaya kadar. Yani o dakikada atılacak bir gol, eşleşmenin gidişatını değiştirebilirdi. Ancak olmadı, Beşiktaş beklenilen o golü atabilecek pozisyonları bulmakta bile zorlandı. Defansta Sivok'un eksikliği bariz şekilde kendini belli ederken, Zapo'nun kritik hatalarına Gökhan Zan'ın kötü performansı eklenince yapacak pek de birşey kalmamıştı Beşiktaş adına. Rakibin adını daha önce pek duymamış olduğumuzdan kendisini de kuvvetsiz zannediyorduk belki. Ancak, hiç de kötü takım olmadıklarını iki maçta da sergiledikleri performanslarından gördük. Sezona başlarken Sivasspor, Kayserispor, Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray ile avrupa kapısına dayanmıştık. Ancak sadece Fenerbahçe ve Galatasaray kapıdan geçebildi.

2 Ekim 2008

Genç Tecrübe

Haftasonu Emirates'te alınan Hull mağlubiyetiyle Arsenal'de bozulan moraller, güzel oyunun ardından alınan farklı Porto galibiyeti ile yerine gelmiş durumda. Özellikle Van Persie-Adebayor ikilisinin artan uyumu taraftarların da beğenisini kazanmış durumda. Her ne kadar takımda varolan tecrübe eksikliğinden gem vuruluyor olsa da, içeride alınan bir lig mağlubiyetinin ardından Şampiyonlar Ligi'nde grubun ikinci torba takımını bu genç takımla sirkülase etmek kazanılan tecrübeler açısından çok faydalı olmuş durumda. Bu sene ligde yedikleri 4 golün 3'ü kornerden gelince, Wenger buna karşı özel önlemler alarak çıktı Porto maçına ve karşılığını da aldı.Bizim teknik adamlarımız kulübeden çıkma zahmetinde bile bulunamıyorken başka diyarlarda yapılan analizler takımın oyununu tamamen değiştirebiliyor.